twitter
rss

Uygulamak istediğim şimdiki etkinlik; Muhammete hayvan sevgisini kazandırmak ve geliştirmek.
Malzemeler:Renkli kağıtlar,makas,ip,boya kalemleri veya lastik.
Dergiden kestiğimiz ördeği boya kalemleri ile boyuyoruz.Göz bölgesine denk gelecek şekilde iki ufak delik açıyoruz.Parelel olarak her iki tarafa ip yada lastikleri geçirebileceğimiz çok daha küçük iki delik daha açıyoruz.Lastiği yada ipleri bu minik deliklere bağlıyoruz.Bunu yaparken Muhammet'in küçük motor kaslarının çalışması çok önemliydi.Boyama yaparken de aynı şekilde ve sectiği renklerle de yaptığı boyama O'na büyük bir keyif verdi.Özellikle drama oluşturmak iyi bir seçim oldu.Muhammet bir ördek oldu.Maskesini taktı ve benle şarkılar söledi.
Yayınlayan:Fatma Yardımıcı

Bugün 4 yaşındaki yeğenim Muhammetle birlikte etkinlik yaptık.Dergilerden Mesleklere dair resimleri kestik.Hostes ve Pilot resimleri,seçtiklerimizi değerlendirdik.
Malzemeler:Renkli kağıt,tahta çucuk,boya kalemleri,makas,dergi,prit ve bant.
Dergiden kestiğimiz resimleri boyama yaptık.Resimleri renkli kağıtların üzerine yapıştırdık ve kağıdı da hostes ve pilot resimleri şeklinde kestik.Şekillendirme bittikten sonra tahta çucuklarımızı bu resimlerin arkasına bantlayarak sabitledik.Çomak kuklalarımız hazır.Şimdi hoztesimizi ve pilotumuzu konuşturma zamanı..oldukça eğlenceli bir etkinlik Pilotumuzun adı:Muhammet,Hostesimizin adı:Fatma oldu.Ve ulaşmaya çalıştığımız yerler için karar verdik.
Yayınlayan:Fatma Yardımcı

Anne sütünün faydaları çok fazlasıyla yapılan bilimsel çalışmalarda gösterilmiştir:Anne sütüyle beslenmiş bebeklerin hem zeka seviyeleri hem öğrenim hayatındaki başarıları ileriki yıllarda daha yüksek bulunmuştur.

Anne sütü mamadan daha kolay hazmedilir ve içeriği daha çok kana geçer. Anne sütü inek sütünden daha az protein içermesine karşılık, içerisindeki tüm protein bebeğin dolaşımına geçer. Ayrıca içerdiği demir ve çinko elementleri, bebeklerin bağırsaklarından kana daha kolay geçer.
Anne sütünde bulunan maddeler bebeğin enfeksiyonlara karşı daha etkili korunmasına yardımcı olur ve bebeğin kendi bağışıklık sisteminin gelişimini hızlandırır.
Anne sütü mekonyumun(bebeğin ilk dışkısı) daha kolay çıkarılmasına yardımcı olur.
Anne sütü ile beslenen bebekler daha iyi bir psikososyal gelişim gösterirler
Anne sütü bebeğinize yapılan aşıların etkinliğini artırır.
Anne sütü bebek için doğal bir sakinleştiricidir.
Taze anne sütü asla bakteri içermez ve bakterilere karşı koruyucu özellikleri de vardır.
Prematüre doğum yapan annelerin sütlerinin bileşimi, bu bebeklerin zamanında doğan bebeklerden daha farklı olan besin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olarak daha farklıdır.
Anne sütüyle beslenen bebeklerde görme kusurları daha az sıklıkta ortaya çıkmaktadır.
Anne sütü bebeği solunum
yolu, idrar yolu, göz enfeksiyonlarından, ishalle seyreden enfeksiyonlardan, diş çürüklerinden korur.
Anne sütüyle beslenen kız çocuklarında ilerde meme kanserine yakalanma riski kısmen daha düşüktür.
Anne sütü ile beslenenlerde bilinmiyen bir nedenle kasık fıtığı daha az görülmektedir.
Anne sütü ile beslenen bebeklerde egzema daha az görülür. Egzemaya karşı koruyucu etki özellikle 6 ay ve daha uzun süre anne sütü ile beslenen bebeklerde daha belirgindir.
Anne sütü ile beslenme astım ve alerjiye karşı koruyucudur.
Anne sütü ile beslenen bebeklerde orta kulak enfeksiyonları daha az görülür.
Anne sütü en ekonomik besindir.
Anne sütünün özellikleri ve anne sütüyle beslenmenin faydaları konusunda pek çok bilimsel araştırma devam etmektedir. Ancak yukarıda kısaca özetlediğimiz sonuçlar bile tek başına anne sütünün öneminin anlaşılması için yeterlidir. İşte bu yüzden annelerin daha hamilelik
döneminde kendilerini emzirmeye alıştırmaları ve doğum sonrası oluşabilecek sorunlara karşı hazırlıklı olması gerekmektedir.

Kaynakça:www.kadinay.net .www.kuranihayat2010.blogspot.com http://www.sagliklihayat.gen.tr/

Yayınlayan: Fatma Yardımcı

Kardeş kıskançlığı doğal bir duygu olup,  şiddeti ve dışa vurumu her çocuğa göre farklılıklar gösterebilir.
Kardeşini kıskanan çocuklar ne hisseder? 

Kardeş kıskançlığı her çocukta ve aynı oranlarda görülmeyebilir. Çocuklar arasındaki yaş farkı ne kadar yakınsa, kıskançlık özellikle küçük yaş döneminde daha yoğun yaşanabilir. Çocuk, kendisinin daha az sevildiğini düşünür. Eğer çocuklar arasındaki yaş farkı 2.5 – 3 yaştan az ise bu duygu daha yoğun yaşanır. 
Kardeşini kıskanan çocuk ne yapar? 
Anneden uzaklaşabilir ya da daha önceden istemediği şeyleri talep etme gelişebilir.İçine kapanabilir.
Uyku ve yemek yeme ile ilgili sorunlar başlayabilir ya da aşırı sinirli olabilir.
Alt ıslatma, parmak emme, bebeksi konuşma, ağlama görülebilir.
Anne – baba ile  birlikte uyumak için hayali korku hikâyeleri uydurabilirler.
Anne – babaya ve çevrelerine sözlü ve fiziksel olarak sataşabilirler.
Anneyi kontrol etmek ve sevgisini sık sık sorgulama eğilimi gelişebilir.
Okula gitmek ile ilgili sorun çıkarabilir.
Anne ve baba neler yapabilir? 
Anne ve babalar çocuklarına ne kadar eşit davranırlarsa çatışmanın o kadar az olacağını sanırlar. Oysa, çocukların yaş dönemlerine uygun iletişim kurmak gerekir.
Birbirlerine zarar vermedikleri sürece tartışmalarına müdahale etmeyin.
Kıskançlık yaşayan çocukla diğer kardeşin olmadığı baş başa geçirilen saatler   planlayın.
Kardeşle ilgili günlük sorumluluklar verin ve yerine getirdiğinde sözlü olarak övün.
Eşyalarını ve oyuncaklarını onun izni olmadan bebeğe vermeyin.
Anne ve baba çocuklarla ilgili iş paylaşımı yapmalı. Anne, bebeği emzirirken baba da büyük çocuğun giysisini değiştirebilir.



Kaynakça:www.imajkadin.com
 http://www.dilekkaraca.blogcu.com/
http://www.zamanbebek.com/
Yayınlayan:Fatma Yardımcı

Bez Bebek Yapımı, Bez Bebek nasıl yapılır? diyorsanız bunları uygulamanız yeterli.
Bezden bebekleri sevmeyen çocuk yoktur. Siz de denemek isterseniz yapılışını detaylı bir şekilde anlattık.

Gerekli olan malzemeler :kumaş,elyaf,renkli keçe parçaları,iğne, iplik
Yapılışı:
Kalıbı ister printer dan çıkarıp fotokopi ile istediğiniz ebatta büyütün, ister elinizde çizerek oluşturun.

Gövdeyi, başı ve kolları kumaşa çizin ve Bütün parçaları kenarlarda biraz pay bırakacak şekilde kesin.Her bir parçayı içini doldurmak için yer bırakarak etrafından dikin.Ters çevirin.İçlerini elyafla doldurup açık olan yerleri de dikerek birleştirin.



Saçlarını orlondan kesip bir tutam olarak ortasından bağlayın bebeğin başına dikerek veya yapıştırarak tutturun.Gözleri için hazır oyuncak gözlerden kullanabilir veya bizim yaptığımız gibi keçeden kesip yapıştırabilirsiniz.İstediğiniz şekilde kıyafetler hazırlayın ve bebeğe giydirin.


Hem ekonomik hemde eğlenceli.Tüm annelere tavsiye ederim.Hemde sağlıklı.Çocuklarla yapılabilecek,onlarında katkıda bulunabilecekleri güzel bir ev etkinliği.

Sevgiyle kalın..



Kaynakça:www.rehberim.com
Yayınlayan:Fatma Yardımcı

Televizyon görsel ve işitsel duyulara yönelik etkili bir araçtır. Olumlu etkilerinin yanı sıra dikkat edilmediğinde birçok olumsuz etkilere de neden olabilmektedir. Çocukların zamanlarının büyük bir bölümünü televizyon izleyerek harcarlar.Özellikler çocuklara yönelik programlar oldukça azdır.Ve çocukların daha çok yetişkinler için hazırlanan programları izlemeleri olumsuz etkilere neden olabilmektedir.


Birçok okulöncesi dönem çocuğu için televizyon bir elektronik çocuk bakıcısı niteliğindedir.Çocuk dünyaya gelir gelmez anne kendine ve ev işlerine zaman ayırmak için bebeği saatlerce televizyon karşısında bırakabilmektedir.Bu durum çocuğun gelişimini iyi yönde ve kötü yönde etkilemektedir.İyi bir gözlemci olmak gerekir.Dikkat etmek gerekmektedir.

Bazı anne-babalar çocuklarının televizyon izlemelerini ergenlik dönemine kadar kısıtlamaktadırlar.Fakat televizyonun en fazla ilkokul çağlarındaki çocuklar tarafından izlenildiği bilinmektedir. Bu nedenle anne-babaların çok az yol gösterici olduğu durumlarda; çocuklar televizyon önünde saatlerce oturmakta ve kendilerini dış dünyaya kapamaktadırlar.

Çocuklarda saldırgan davranışlar ve oyunun etkisi;

Televizyonun çocukların saldırgan davranışlar geliştirmesinde etkisi büyüktür.Televizyonda gösterilen şiddet içerikli yayınlar ile çocukların saldırgan davranışları arasında bir İlişkinin olduğu görülmektedir. Televizyon ve saldırganlık konusunda özellikle televizyonun sekiz- dokuz yaşlarındaki çocukların davranışlarını etkilediği ve 10-11 yaşına kadar televizyonda izlenilen şiddet içerikli yayınlar İle çocukların saldırgan davranışları arasında Önemli bir etkisi olduğu söylenebilir.Televizyondaki şiddet çocuklardaki şiddet eğiliminin tek ve en önemli kaynağı olmayıp, çocukların şiddet içeren programlardaki karakterleri taklit etmeleri onlardaki saldırganlığın önemli bir kaynağı olabilmektedir.
Oyun üzerinde televizyonun etkisi;

Çocuklar  okuldan ve oyundan arta kalan zamanlarının büyük bir bölümünü televizyon karşısında geçirmektedirler. Çocuklar için  büyük bir öneme sahip olan televizyon dolayısıyla çocuğun hem oyun zamanım hem de diğer serbest zaman etkinliklerine ayıracağı zamanı etkilemektedir.
Televizyon çocukların oyun oynamaya ayırdıkları zamanı azaltır.
okulöncesi çocuklarda ise çok fazla televizyon izleyen çocukların daha az konuştukları, daha az hareket ettikleri, objelere karşı daha az saldırgan oldukları, odadan daha az ayrıldıkları bulunurken; daha az televizyon izleyen çocukların farklı aktivitelere karşı kendi kendilerini daha fazla uyardıkları bulunmuştur.

Öneriler;
Okulöncesi dönem çocukları için bir nesneyi göstererek onun ismini söylemek dil gelişimi açısından başvurulan etkili bir yöntemdir. Televizyonda göreceği nesneler çocuğun günlük yaşamında göreceği nesnelerden daha çok olacaktır. Okulöncesi çocuklarının televizyon izlerken anneleri ile programla ilgili konularda konuşmaları ve annenin çocuğa sorular sorması ve onu yönlendirmesi çok önemlidir.Çocuğun doğru sözcükleri pekiştirmesi ve sözcük dağarcığını geliştirmesi açısından yararlı olabilir. Ancak televizyon programlarındaki konuşmalar daha çok günlük konuşma şeklinde olduğundan farklı sözcüklere çok fazla yer verilmez ve aynı sözcükleri tekrarlama oranı fazladır. 
Özellikle okulöncesi dönem çocukları, görerek ve duyarak öğrendikleri şeyleri daha iyi hatırlarlar.Onların zihinsel süreçleri için eğitici çocuk programlarından daha iyi yararlanılabilinir.


Televizyonun çocuğun gelişimi üzerinde yaratabileceği olumsuz etkileri;

 - Anne ve babanın yada ebeveynin program seçme ve gerektiğinde televizyonu kapatma alışkanlığını kazanması,
 - Çocukların yoğun olarak televizyon izledikleri saatlerde yayınlanan programların kontrol edilmesi,
 - Anne ve babaların çocuklarının izleyecekleri televizyon programları konusunda bilinçlendirilmesi,
 Kaynakça: annelikvebebek.blogcu.com  
 x-paylasim.com

Yayınlayan : Fatma Yardımcı


Özel gereksinimi olan çocukların erken teşhis ve tanısı günümüzde önemini kanıtlamış bir gerekliliktir. Çocuğun sorunu ne denli erken belirlenirse, gereksinimine uygun türde bir eğitim programına o kadar erken yaşta yerleştirilebilir.

Erken dönemde eğitimin özel gereksinimi olan çocuklara etkileri ile ilgili araştırmalar incelendiğinde; erken çocukluk eğitimi programlarına katılan bebeklerin katılmayanlara göre gelişimlerinin hızlandığı, bilişsel, sosyal ve dil becerilerinde artış olduğu, hatta fiziksel gelişimlerinin bile farklılaştığı görülmektedi.
Eğitimde fırsat eşitliği ilkesi ve bireylerin kendileri için en az kısıtlayıcı çevrede eğitilmesi gerektiği görüşünden kaynaklanan entegrasyon; özel gereksinimi olan bireylerin, gereksiniminin tipine, derecesine ve kullanılacak kaynakların tanıdığı olanaklara bağlı olarak, mümkün olduğunca normal okul programlarına yerleştirilmeleri ve yaşıtlarıyla eşit eğitim koşullarında birlikte eğitilmeleri süreci olarak da tanımlanabilir .
 
Özel gereksinimi olan çocuğun gereksiniminin türü, derecesi ve sahip olduğu uyumsal davranış repertuarı çok önemli olmakla birlikte, engelli çocukların entegrasyon programına alınmaları için en uygun dönem okulöncesi yıllarıdır . 
Entegre okulöncesi eğitim programı planlanırken bazı önemli noktalara dikkat edilmelidir. Program planlanırken gruptaki çocukların sayısı sınıfın büyüklüğüne göre belirlenmelidir. Sınıftaki engelli ve normal gelişim gösteren çocukların durumuna göre, eğitim ortamının düzenlenmesi yoluna gidilmelidir. 
 
Etkinlik programının düzenlenebilmesi için engelli ve normal çocukların seviyelerinin belirlenmesi büyük önem taşımaktadır. Çünkü çocuklar aynı etkinlikte kendi seviyelerinde deneyim kazanmaktadırlar. Dolayısıyla program etkinliklerinin de her düzeydeki çocuğun katılabileceği şekilde dizisel olarak basamaklandırılması ve çocuklardan seviyelerine uygun bir katılım beklenmesi gerekmektedir. Örneğin; Dramatik oyun etkinliği planlanırken çocukların katılım seviyeleri şu şekilde olabilir: (Düşükten Yükseğe)
 
1. Bir nesne ile kendi başına oynar, giysileri giyer.
2. Akranlarının yakınında oynar.
3. Diğer bir çocuğun oyununda pasif rol alır.
4. Akranlarıyla birlikte, ancak etkileşim kurmadan paralel oyun oynar.
5. Nesneleri paylaşarak, sözel ya da sözel olmayan etkileşimde bulunarak kooperatif oyun oynar.
6. Rol alarak dramatik oyuna katılır.
7. Çocuklarla bir dramatik oyun başlatır .
Ayrıca eğitim programı esnek, yani çocukların o anki ilgi ve gereksinimlerine göre gerekli uyarlama ve değişikliklerin yapılabileceği nitelikte olmalıdır. Ancak etkinliklerin çocukların tahmin edebileceği belirli bir sırası da olmalıdır. Bu durum esneklik görüşü ile çelişkili gibi görünmekle beraber çocukların etkinliklerin sırasını bilmesi kendilerini rahat hissetmeleri bakımından önemlidir.
    
kaynakça: http://yayim.meb.gov.tr/dergiler/144/avci_ersoy.htm
www.okuloncesiyizbiz.com

Yayınlayan:Fatma Yardımcı